BİR ORMAN GEZİSİ

 Herkese merhabalar bir hayli oldu buralarda değildim. Yani beş ay kadar falan, gerçi böyle söyleyince kulağa bayağı uzun geliyor :) Şaka maka özlemişim blog hazırlamayı, planlamayı, yazmayı. Seviyorum blogumu yaaa kavuştuk inşallah. Doğa sever bendeniz ve güzel ailem orman gezisindeyiz. Düşme macerama hazırsanız hadi bakalım başlayalım.

Bir pazar günü ailece hazırlanıp hadi biraz gezelim diye kendimizi vurduk dağlara, bayırlara. Giderken aç kalmayalım diye hazır bir şeyler aldık. Yemeğimizde var ohhh mis :)) Ormana doğru ilerlerken baltalar elimizde uzun ip belimizde biz gideriz ormana heeey nidalarıyla ormanın   içlerine kadar geldik. Kendimize güzel bir yer bulup otağımızı kurduk :)) Piknik kilimimizi serdik desemmiydim:). Çol çocuk acıktık tabi önce karnımızı doyurduk, mis gibi çam kokusu ve kuş sesleri eşliğinde. Bu tarzı değme restoranlara değişmem doğrusu

Yemeğimizi yedikten sonra ormanı keşfe çıktık çocuklarım ve ben. Eşim akıllılık yapıp alt tarafta kalmayı tercih etti. Biz tepelere doğru çıkmaya başladık. Ama bizi alt taraftan rahatlıkla görebiliyordu kendisi, bizde onu tabi ki. Çocuklarımın ve benim elimde kurumuş odun parçası yani sopa vardı. Yalnız dik yamaca çıkmak öyle kolay değil. Özellikle bizim gibi amatörlere hiç değil, hedefim bu dik yamacın zirvesi. Oradan canım eşime el sallayıp, görüyorsun kafama koyduğumu yaparım mesajı vermek :))

Bu dik yamacın ortalarına geldiğimde olanlar oldu. Sırayla önce sopam kırıldı ve hemen akabinde yerlerdeki yoğun çam iğneleri sebebiyle ayağım kaydı ve yüzüstü kayarak birkaç adım aşağıya indim. Allahtan durabildim, yoksa eşimin yanında alacaktım soluğu. Artık ona da '' Ben böyle gelmek istedim böyle gelmeyi planladım yüzüstü kayarak kendim istedim bunu bilerek yaptım'' falan dermişim.:))

Neyse ben düşünce tabi oturdum kaldım en son kayarak geldiğim yerde. Eşim sesleniyor Bir şeyin var mı diye ben ''Yok yaa spor ayakkabım eskimiş ondan... Bana ayakkabı al'' modundayım.:) Bu arada benim büyük oğlanda anasına gülmekle meşgul hain evlat gelip neyin var anne demiyor da şaka şaka sonra çıktığım yerden inerken ona dayanarak indim. Canım evladım benim kıyamaz anasına. Yamacın zirvesine  çıkma kısmında küçük bir aksilik yaşadıktan sonra rotamızı patika bir yola çevirdik. En güzeli en temizi  diye düşünerek. Hepbirlikte ormanın güzelliklerini  seyrederek ve resimleyerek keyfini çıkararak gezdik. Sonra çok gittik ya ne olur ne olmaz diye geri döndük. Artık bir hayli yorulmuştuk arabamıza kurulduk, camları açıp lastiğin altına gelen küçük dal parçalarının çıtırtısıyla sessiz ormanı dinleyerek ona veda ettik

Başka gezilerde görüşmek üzere GünIşığın da kalın HOŞÇA KALIN